30 Eylül 2012 Pazar

Ekşinar Konakları'nda Faiz oranları 0.70'e Çekildi


Merkezi konumu, modern mimarisi, yaşam alanlarının dengeli yerleşimi, kapalı yüzme havuzu, şık peyzajı, sosyal alanları ve çok farklı daire tipleriyle yepyeni bir yaşam sunan Ekşinar Konakları, İstanbul’un en eski ve elit semtlerinden Florya’da yeni sahiplerini bekliyor

Ekşinar Konakları, yüzde 30 peşinat geri kalan 24 ay vade farksız eşit taksit veya yüzde 1 peşinat 120 aya kadar yüzde 0.70 faiz oranı seçenekleri ile ayrıcalıklı bir yaşam sunuyor.

Eskiyle yeninin mükemmel bir şekilde harmanlanarak hem kişiye, hem de ailenin tümüne özel kurgulanmış yaşam alanları sunan Florya Ekşinar Konakları, İstanbul’un en eski yerleşim yerlerinden Florya’da Atatürk Ormanı’nın hemen yanı başında yükselmeye devam ediyor.

Eroğlu Gayrimenkul’ün 190 milyon lira yatırım bedeliyle gerçekleştirdiği, TOKİ kaynak geliştirme uygulamaları kapsamında geliştirilen ilk projesi Florya Ekşinar Konakları; Florya’nın geleneksel mimarisi ile uyumlu doğal malzemeler kullanılarak hayata geçiriliyor. Her türlü konforun en ince detayına kadar düşünülerek planlandığı projede, samimi, sıcak, büyük bir yuva gibi hayat buluyor.

21 bin 337 metrekare arazi üzerinde, 57 bin 607 metrekare konut alanı ve 17 bin 273 metrekare ticari alan olmak üzere toplam 93 bin 796 metrekare inşaat alanına sahip Florya Ekşinar Konakları’nda 7 bin metrekare kullanılabilir yeşil alan bulunuyor. Hem kişiye, hem de ailenin tümüne özel kurgulanmış yaşam alanları ile 76–463 metrekare arasında, 1+1'den 7+2'ye kadar değişen 230 dairelik konutun yanı sıra Florya Ekşinar Konakları’nda, 73 adet home-ofis ve 5 mağaza da bulunuyor.

24 ay vade farksız eşit taksit imkanı

Ekşinar Konakları, yüzde 30 peşinat geri kalan 24 ay vade farksız eşit taksit veya yüzde 1 peşinat 120 aya kadar yüzde 0.70 faiz oranı seçenekleri ile yeni sahiplerini bekliyor.

Ulaşım her açıdan kolay

Lokasyonu ile de fark yaratan Ekşinar Konakları, havalimanı, okullar, hastaneler başta olmak üzere kolay ulaşım sağlanan merkezi konumu ile de ayrıcalık sağlıyor. E-5 Karayolu ve metrobüs hattına yakınlığının yanı sıra, sahil yoluna yakınlığı deniz ulaşımını tercih edenler için fırsat sunuyor. Bir adet 235,40 metrekare büyüklüğünde kapalı havuzu, 7.50 metrekare büyüklüğünde kapalı çocuk havuzu bulunan projede bunlara ek olarak; çocuk oyun ekipmanları, fitness salonu, sauna, Türk hamamı, masaj odası, aerobik salonunu, cafe, basketbol sahalarının yer aldığı sosyal tesislerden site sakinleri ücretsiz olarak faydalanabilecek.

26 Eylül 2012 Çarşamba

Royal Bank of Scotland Libor'la Oynadı


RBS yöneticileri, bankanın genişleme sürecinde Libor manipülasyonuna göz yumdu.

Barclays Plc'nin başlattığı Libor skandalına Royal Bank of Scotland Plc'nin adı da karıştı. RBS yöneticilerinin küresel faiz oranlarının manipülasyonuna göz yumması, kusurlu davranışın, bankadan "ayarlama yapmaya çalıştığı" iddiasıyla kovduğu 4 kişiden daha öteye uzadığına işaret etti.

İki kaynak, 2007'nin sonlarına doğru bankanın o dönemdeki Singapur'daki yen bazlı varlıklar biriminin başkanı Jezri Mohideen'in anlık mesajla İngiltere'deki meslektaşlarına, RBS'in o günkü Libor teklifini düşürmesi talimatı verdiğini öne sürdü. Mesajda, Mohideen'in neden teklifi düşürmek istediği belirtilmezken, faiz belirleyici kişinin bunu kabul ederek, talimatı yerine getirdiği ileri sürüldü. Ancak Mohideen bunu yapan tek kişi değildi. Bloomberg Haber Ağı'na konuşan çalışan, regülatör ve avukatlar, RBS traderları ve yöneticilerinin, türev pozisyonlarından kâr sağlamak amacıyla 2007-2010 yılları arasında rutin olarak bankanın Libor tekliflerini etkilemeye çalıştığını söyledi. Kaynaklardan biri traderların aynı zamanda diğer şirketlerdeki meslektaşlarıyla da Libor'un hangi seviyede olması gerektiğine yönelik görüşmelerde bulunduğunu iddia etti.

Bu tür faaliyetlerin sektör geneline yayılmış olduğuna dikkat çeken Londra'daki Edwin Coe LLP Hukuk Danışmanlığı şirketinden David Greene, birçok traderın bu davranışlarda kusur görmediğini ve günlük uygulamalarının bir parçası olarak algıladığını söyledi.

Esnafa % 6 Faizle Kredi


Giresunlu esnaf ve sanatkarlara, 10 aydır % 6 faizden kredi verildiği bildirildi.

Öz Giresun Esnaf Ve Sanatkarları Kredi Kefalet Kooperatifi Yönetim Kurulu’ndan yapılan açıklamada, Giresunlu esnaf ve sanatkarlara, 10 aydır % 6 faizden kredi verildiği bildirildi.

Açıklamada şu ifadelere yer verildi, “Giresun merkez ilçeye bağlı esnaf ve sanatkarlarımıza faiz oranları çok düşük oranda kredi vermektedir. Kooperatifimizin kesinlikle finansman ve para sorunu bulunmamaktadır. kooperatifimize müraacat eden tüm esnaf ve sanatkarlarımıza kolaylık gösterilip en kısa sürede krediler kullandırılacaktır.

Kooperatifimizin faiz oranları yıllık %12 dir. bu faiz oranının % 6 sını hazine karşılamaktadır. Esnaf ve sanatkarlarımızın yıllık ödeyeceği faiz oranı % 6 dır. normal şartlarda devlet ve özel bankalardan kullanılan kredi faiz oranları % 20-25 ler arasında değişmektedir.

Bizim kooperatifimizin yıllık faiz oranı sadece % 6 dır. Tüm esnaf ve sanatkarlarımıza aylık, 3 aylık ve 6 aylık taksitlerle kredi imkanı sunmaktayız.Tüm esnaf ve sanatkarlarımızı fatih caddesi halk bankası yanı ekmekçiler pasajı üzerindeki öz Giresun esnaf ve sanatkarlar kredi kefalet kooperatifine davet ediyoruz.”

Konut Kredisinde Sonbahar Fırsatı

ING Bank, konut kredisi faiz oranlarında sonbahara özel indirime gitti.

Ing Bank, konut kredisi faiz oranlarında indirime gitti. Ev sahibi olmak isteyenler, sadece 1.000 TL dosya masrafı ile 60 aya varan vadelerde yüzde 0,95, 61-120 ay aralığında ise yüzde 0,98 faiz oranı ile konut kredisi kullanabilecekler.

ING Bank, konut kredisi faiz oranlarında sonbahara özel indirime gitti. Özel avantajlar içeren yeni kampanya ile isteyenler Ing Bank'ın sunduğu cazip koşullarla ev sahibi oluyor. 120 ay vadeye kadar uygun şartlar ile konut kredisi imkanı "ING Konut Kredisinde Sonbahar Fırsatı" kapsamında müşteriler sadece 1.000 TL dosya masrafı ile 60 aya kadar yüzde 0,95, 61-120 ay aralığında ise yüzde 0,98 faiz oranı avantajlarıyla sunulan konut kredisi imkanından faydalanabiliyor.

ING Bank ayrıca, konut kredisi kullanmak isteyen müşterilerine şeffaf bir yaklaşımla kredi açılışı öncesinde tüm detaylar hakkında ayrıntılı bilgi verirken; müşterinin bütçesine en uygun ödeme planını birlikte belirleyerek, esnek ödemeli konut kredisi alternatifleri de sunuyor.

Kampanya ile ilgili detaylı bilgiye tüm Ing Bank şubelerinden, www.ingbank.com.tr ve 0850 222 0 600'den ulaşılabilir. ING Grubu, Bankacılık, Sigorta ve Varlık yönetimi alanlarında faaliyet göstermekte olan dünya çapında bir finansal hizmetler şirketidir.

ING Grubu, Avrupa, Asya, Avustralya ve Amerika'da yer alan 40'tan fazla ülkede 94 binin üzerinde çalışana ve 67 milyonun üzerinde müşteriye sahiptir. Her zaman değişime öncülük eden ING Grubu, tüm dünyada faaliyet gösterdiği ülkelerde üretime, girişimciliğe, yenilikçiliğe, yaratıcılığa güç katmak hedefini taşımaktadır.

Sürdürülebilirliği iş modelinin ana prensibi olarak gören ING Grubu, faaliyet gösterdiği toplumlarda çocukların eğitimi, finansal eğitim ve çevre koruma alanlarında birçok program hayata geçirmektedir. UNICEF ile küresel işbirliğinin 6. yılını dolduran ING Grubu, 'ING Chances for Children' programı kapsamında çocukların eğitime erişimini sağlamaktadır. Küresel sorumluluk standartlarına uyumu FTSE4Good ve Dow Jones Sustainability Index gibi kurumlarca da tescillenen ING Grubu 2006 yılında Küresel İlkeler Sözleşmesi Global Compact'a da imza atmıştır. ING Grubu 2007'den beri faaliyetlerini sıfır karbon ayak izi ile sürdürmektedir.

25 Eylül 2012 Salı

Taşıt Hariç Kredi Faizleri Yılın En Düşük Seviyesinde


Türkiye'de Ağustos ayı sonu itibariyle dört haftalık ortalamalara göre taşıt kredileri hariç konut kredileri, ticari krediler ve ihtiyaç kredilerinde kredi faizleri 2012 yılının en düşük seviyesine geriledi.

Merkez Bankası verilerinden derlenen bilgilere göre, Ağustos ayının son haftasında dört haftalık ortalamalara göre taşıt kredileri hariç tüm kredilerde kredi faizleri 2012 yılının en düşük seviyesinde bulunuyor.

Ağustos sonu itibariyle dört haftalık ortalamalara göre konut kredisi faizleri yüzde 12,21 ile 2011 Temmuz ayı başından beri en düşük seviyede bulunurken, ihtiyaç kredisi faizleri de yüzde 17,38 ile 2011 Ekim ayı başından beri gördüğü en düşük seviyeyi gördü.

Ticari kredi faiz oranları ise Ağustos ayı sonu itibariyle haftalık ortalamalara göre yüzde 13,92 ile Kasım 2011'den beri en düşük seviyesine geriledi.

Taşıt kredileri Haziran ayında Ocak 2012'den beri gördüğü en düşük seviye olan yüzde 12,99 seviyesine inerken, Haziran ayından itibaren tekrar yükselişe geçen taşıt kredileri ise Ağustos ayı haftalık ortalamalara göre yüzde 13,37 seviyesinde bulunuyor. Analistler Merkez Bankası'nın geçen hafta yaptığı faiz koridorunun üst bandındaki 150 baz puanlık indirimin ardından kredi ve mevduat faizlerinin aşağı doğru inmeye devam edeceğini ve bu durumun iç talebi de destekleyeceğini kaydediyor. Nitekim Türkiye Bankalar Birliği Başkanı Hüseyin Aydın,Merkez Bankası'nın faiz koridorunun üst bandını aşağı yönlü hareket ettirmesi durumunda bankacılık sektörünün de buna uyum sağlayacağını, bir taraftan maliyetlerinin azalacağını bir taraftan da kredi faizlerini aşağı çekebileceklerini ifade etmişti.

Tüketici Konut Kredisinde 120 ay Vadeyi Tercih Etti

Bir haftalık süre içinde konut kredisi kullanan tüketicinin tercihi ise ağırlıklı olarak 120 ay vadeli kredilerden yana oldu.
Bugün Gazetesi'nden Emine Acar'ın haberine göre, ev sahibi olmak isteyenler 1 hafta içinde 375 milyon liralık kredi kullandı. Yaz aylarında durgun bir seyir izleyen konut piyasası Eylül ayına hızlı girdi. Bankaların konut kredisi faiz oranlarını aşağıya çekmesi ve Merkez Bankası'nın borç verme faiz oranını 1.5 baz puan indirmesi konut alımlarını 1 hafta içinde yüzde 5 artırdı. Merkez Bankası verilerine göre 7 Eylül - 14 Eylül tarihleri arasında katılım, kalkınma ve mevduat bankalarından toplam 374 milyon 860 bin liralık kredi kullanıldı. Böylece kullandırılan konut kredileri toplamı 80 milyar lirayı aşarak 79 milyar 901 milyon 378 bin liradan, 80 milyar 276 milyon 238 bin liraya çıktı.

Tüketici 120 Ay Ödemeyi Seçti


Bir haftalık süre içinde konut kredisi kullanan tüketicinin tercihi ise ağırlıklı olarak 120 ay vadeli kredilerden yana oldu. Söz konusu vadede 221 milyon 518 bin liralık kredi kullandırıldı. 120 ay vadeyi 87 milyon 528 bin liralık kredi kullanımı ile 180 ay vade, 55 milyon 13 bin liralık kredi ile 6 ay vade izledi. 241 ay ve üzeri vade seçeneğinde de 1 milyon 201 bin liralık kredi kullanıldı. Geçmiş yıllarda en çok tercih edilen 36 aylık vadede ise çekilen kredi miktarı 1 haftada 9 milyon 903 bin lira ile sınırlı oldu.

Merkezin Etkisi Rakamları Artırır

İnşaat firmalarının yetkilileri Merkez Bankası">Merkez Bankası'nın borç verme faizlerini düşürmesinin etkisi ile geçen hafta bazı bankaların yeniden konut kredilerinde aşağı yönlü düzeltme yaptıklarına dikkat çekerek, bunun da kredilere olumlu yansımasını sürdüreceğini dile getirdiler. Nitekim geçen hafta Albarakatürk, Eurobank Tekfen ve İng Bank konut kredisi faiz oranında indirim yaptı. İnşaat firmalarının bankalarla yaptığı özel anlaşmalar da göz önüne alındığında faizlerin 120 ay vadede 1'in altını zorladığı dikkat çekti.

Konuta Talep Stokları Eritir
Son iki haftada projelerin satış ofislerini ziyaret edenlerin sayısında ciddi artışlar olduğuna dikkat çeken müteahhitler, yaz döneminde haftada 1-2 konut satarken şimdi günde 2-3 konut sattıklarını söyledi.  Satışların artmasında banka faizlerindeki düşüşün etkili olduğunu belirten firma sahipleri, cazip kampanyaların da alımı etkilediğini, böylece stokların erimeye başladığını dile getirdi.

10 yıla 0,94 Faiz Oranlı Konut Kredisi

Yaptığı projelerde erken teslim ile dikkatleri üzerine çeken Artaş İnşaat, 'Avrupa Konutları' markalı projelerden birini daha 6 ay önce teslim etmeye başladı. 193 bin 500 metrekare arsa içinde yükselen Atakent 3'te 165 bin metrekare ise tamamen peyzaja ayrıldı. Taksim meydanı büyüklüğündeki site meydanı, merkezde konumlandırılan tarihi Kayseri Saat Kulesi'nin bir benzeri ve göl kafe ile konut alıcılarını ağırlayan projede, sınırlı sayıda kalan dairelerin satışı da devam ediyor. Fiyatlar 263 bin 700 liradan başlıyor ve 709 bin liraya kadar çıkıyor. 60 aya kadar yüzde 0,92, 120 aya kadar ise yüzde 0,94 faiz oranlarıyla konut kredisi kullanılabiliyor.

Bankalar Konut Kredisi Pompalayarak Balon Riski Oluşturuyor

CHP Genel Başkan Yardımcısı Umut Oran, bankacılık sektörünün temin ettiği dış kaynakları büyük projeler için firmalara ve konut kredisi olarak tüketiciye pompalayarak konut sektöründe balon oluşturduğu belirtti.
CHP Genel Başkan Yardımcısı Umut Oran, konut sektöründe balon oluştuğu tehlikesine dikkat çekerek, inşaat sektörünün hızla yıkıma doğru gittiğini söyledi. Oran, TOKİ'nin ise devlet desteğiyle piyasada haksız rekabete yol açtığını ifade etti.

Oran, yaptığı yazılı açıklamada, inşaat sektörünün hızla yıkıma doğru gittiğini ileri sürdü. AK Parti'nin iktidarı boyunca ekonomiyi canlandırmak, krizleri aşmak amacıyla hem doğrudan devlet olanakları hem de dolaylı olarak desteklediği konut sektöründe balon oluşturduğunu belirten Oran, "Balon patladı, patlayacak" ifadesini kullandı.

Küresel krizin kronikleştiği süreçte, finansman-arz-talep zincirinin kopma noktasına geldiğini savunan Oran, şöyle devam etti:

"AKP'nin ekonomi yönetimiyle birlikte inşaat sektörü hızla yıkıma doğru sürükleniyor. İç talepteki hızlı daralma ile ekonomide sert frenin en fazla olumsuz etkilediği sektörlerin başında inşaat geliyor. Sektörde arz-talep-stok dengesizliği kaynaklı ciddi riskler oluştu, dengeler altüstü oldu. Gelecekteki talebe yönelik üretim yapan inşaat sektörü, istediği talebi yakalayamaması nedeniyle sıkıntıda. Gelecek beklentilerine göre yapılan yatırımların nakde dönüştürülememesi, izleyen günlerde sektörde daha fazla firmanın finansal sıkıntıya düşmesine yol açacak."

Oluşan arz fazlası, buna karşılık talebin düşmesi ve ortaya çıkan diğer yapısal sorunlarla sektörde büyümenin durma noktasına geldiğini belirten Oran, geçen yılın ilk çeyreğinde yüzde 15.5, ikinci çeyreğinde yüzde 11.3 olan büyümenin bu yılın ilk çeyreğinde yüzde 2.7'ye ikinci çeyreğinde ise yüzde 0.4'e düştüğünü savundu.

TOKİ Haksız Rekabet Yaratıyor

TOKİ'nin sosyal konutun yanı sıra lüks konutlarda yaptığını kaydeden Oran, TOKİ'nin, devlet desteğiyle piyasada haksız rekabete yol açtığını iddia etti. Oran, şöyle devam etti:

"Son on yılda devlet olanaklarıyla da desteklenen inşaat sektörü, ekonomide canlılığa ve yaşanan sanal büyüme sürecine önemli katkı sağladı. Özellikle hem özel sektör hem devlet eliyle milyarlarca liralık yatırımın yapıldığı toplu konut sektörü, ekonomideki canlılığı tetikleyen itici bir güç haline geldi. Kentsel dönüşüm projeleri, devlet eliyle gerçekleştirilen büyük konut projeleri, Toplu Konut İdaresi Başkanlığı'nın (TOKİ) yürüttüğü projeler ve büyük altyapı yatırımları sürekli olarak inşaat sektörünü canlı tuttu, bu da genel ekonomiye yansıdı. İnşaat sektörüne yapılan doping, AKP tarafından krizleri aşmanın bir yöntemi olarak görüldü. Bankacılık sektörü de temin ettiği dış kaynakları hem büyük projeler için firmalara hem dekonut kredisi olarak tüketiciye pompalayarak bu sürece büyük katkı verdi. Ekonomide geçici ve riskli bir canlılığı beraberinde getiren bu süreçte sektör gittikçe şişen bir balon görüntüsü aldı."

Halkbank’tan Eğitime Destek Eğitim Kredisi


Halkbank, yeni ürünü “eğitim kredisi” ile eğitim ihtiyaçlarını karşılamak veya okul taksitlerini ödemek için ek finansmana ihtiyaç duyan ailelere ve eğitimini sürdüren çalışan bireylere destek sağlıyor.
36 aya kadar vade ve yüzde 1,10’den başlayan faiz oranı seçenekleriyle sunulan eğitim kredisi, okul öncesi eğitimden doktoraya kadar tüm düzeylerdeki eğitim harcamalarını karşılamayı hedefliyor. 25 bin TL’ye kadar kullandırılabilen eğitim kredisinin kapsamında özel okul taksitlerinin yanısıra yurt masrafları ve dershane ücretleri de yer alıyor.Halkbank eğitim kredisi, kişiye özel ödeme planı ve ödemesiz dönem avantajıyla eğitim harcamalarının arttığı bu dönemde bütçelerin zorlanmasına müsaade etmiyor.
Eğitim kredisiyle geleceğin mimarı öğrencilerin eğitim ve öğrenim hayatları boyunca ihtiyaç duyacakları kaynağı uygun koşullarla sunmayı amaçladıklarını ifade eden Halkbank Bireysel Bankacılık Genel Müdür Yardımcısı İsmail Hakkı İmamoğlu “Halkbank, eğitimin olduğu her noktada eğitim sürecinin kesintisiz gerçekleşebilmesi için, sahip olduğu tüm deneyimle hizmet vermeye devam ediyor. Eğitim kredisi ürünümüzü çıkarırken, yaşam boyu eğitimin mümkün kılınabilmesi için gerekli finansman kaynağını sunma anlayışıyla yola çıktık” diye konuştu.

Eylül Ayı İlk Haftasında İhtiyaç ve Konut Kredisi Hacmi Artarken Taşıt Kredisi Hacmi Azaldı

07 Eylül 2012 BDDK verileri sonuçlarına göre İhtiyaç kredisi ve konut kredisi hacmi artarken, taşıt kredisi hacmi azaldı.
07 Eylül 2012 BDDK verileri sonuçlarına (mali kesim hariç katılım bankaları dahil) göre tüketici kredileri hacminde Ağustos 2012 ayının son haftasına kıyasla yüzde 0.22 oranında artış oldu. İhtiyaç kredisi vekonut kredisi hacmi artarken, taşıt kredisi hacmi azaldı.
1 hafta içerisinde 398 milyon TL artan tüketici kredileri, 182 milyar 480 milyon TL’den, 182 milyar 878 milyon TL’ye ulaştı. Geçen yıl aynı tarihlerde (02 Eylül 2011) tüketici kredilerinde % 0.08 oranında daralma yaşanmıştı.

Konut Kredileri
BDDK verilerine göre 31 Ağustos tarihinde 79 milyar 738 milyon TL olan konut kredi hacmi, 07 Eylül’de 79 milyar 917 milyon TL'ye ulaştı. Konut kredilerinde 1 haftada % 0.22’lik büyüme ile 179 milyon TL artış yaşandı. Geçen hafta itibariyle bankaların konut kredisi faiz oranlarını düşürmesiyle hacimdeki büyüme beklentisinin, birkaç ay sonra rakamlara yansıması bekleniyor.
Geçen yıl aynı tarih aralığında konut kredilerinde haftalık % 0.15’lik daralma yaşanmıştı.

Taşıt Kredileri
Ağustos ayının üçüncü haftasında taşıt kredileri hacminde başlayan gerileme, Eylül ayının ilk haftasında da devam etti. Hacim bir önceki haftaya kıyasla % 0.10 oranında azalarak 7 milyar 621 milyon TL’ye geriledi.

İhtiyaç Kredileri
Ağustos ayının son haftada yükselme eğilimi gösteren ihtiyaç kredileri hacmindeki artışın etkisi Eylül ayının ilk haftasında devam etti. İhtiyaç kredilerinde 07 Eylül 2012 verilerine göre bir önceki haftaya kıyasla % 0.14 oranında artış görüldü. Hacim 1 hafta içinde 91 milyon TL artarak 64 milyar 680 milyon TL’ye ulaştı.
Geçen yıl aynı zaman aralığında ihtiyaç kredilerinde %0,36 oranında düşüş yaşanmıştı.

Takipteki Tüketici Kredilerinde Artmaya Devam Ediyor
Temmuz 2012 ayının ilk haftasından itibaren artmaya başlayan takipteki tüketici kredileri hacmindeki artış, Eylül ayında da etkisini korudu. Hacim, 07 Eylül 2012 tarihinde 3 milyar 999 milyon TL’ye ulaştı.
Aylık bazda incelendiğinde takipteki tüketici kredilerinde son 2 yılın en yüksek artışının % 6.3 ile Ağustos 2012’ de gerçekleştiği görüldü. 2011 Ağustos’ta ise takipteki tüketici kredilerinde ortalama % 6.8 oranına düşüş yaşanmıştı.

24 Eylül 2012 Pazartesi

Yapı Kredi Bankası Konut Kredisi Faiz Oranlarında İndirim Yaptı

Bu hafta Yapı Kredi'den konut kredisi kullanacak kişi, geçen haftaya kıyasla ayda 35 TL daha az ödeyecek.
Yapı Kredi Bankası konut kredisi faiz oranlarında indirim yaptı. Banka 3-120 ay vadedeki tüm faiz oranlarında indirime gitti. Tüm vadelerde yapılan 0.05 puanlık indirimle beraber 3-60 aralığındaki konut kredisi faiz oranı %0.99'dan %0.94'e, 61-120 aralığında ise %1.02'den %0.97'ye düşürüldü.
Yapı Kredi'nin %1 komisyonlu konut kredisi faiz oranlarında da değişiklik oldu. Benzer şekilde indirimli konut kredisi faiz oranında da 0.05 puanlık indirime giden bankanın, 60 ayda konut kredisi faiz oranı%0.95'ten %0.90'a, 120 ay vadede ise %1.00'dan %0.95'e geriledi.

120 ay vadeli 100 bin TL konut kredisinin indirim öncesi aylık taksiti %1.02 faiz oranı ile konut kredisi hesaplamasına göre 1.449 TL iken, yapılan indirimle beraber aylık taksit %0.97 faiz oranı ile 1.414 TL' e düştü. Rakamlara göre bu hafta Yapı Kredi'den konut kredisi kullanacak kişi, geçen haftaya kıyasla ayda 35 TL daha az ödeyecek.
Bankaların ard arda yaptığı konut kredisi faiz oranlarında indirim haberleriyle beraber yaz döneminde durağanlaşan konut piyasasının hareketlenmesi bekleniyor.

VakıfBank'tan 2/B Arazisi Alım Kredisi

VakıfBank’ın “2/B Arazisi Alım Kredisi”, 2/B arazilerinin alımında hak sahiplerine 120 aya varan vade seçenekleri ve 1,10 faiz oranıyla kredi olanağı sunuyor.
Müşteri odaklı ve yenilikçi fikirleriyle bankacılık sektörüne farklı bir anlayış getiren VakıfBank, geçtiğimiz aylarda satışa çıkarılan 2/B arazilerinin finansmanı için özel bir kredi hazırladı. VakıfBank “2/B Arazisi Alım Kredisi” ile, hak sahiplerine 2/B arazilerinin alımında 120 aya varan vade seçenekleri ve 1,10 kredi faiz oranı ile kredi imkanı sunuluyor.

Hazine’ye yaklaşık 20 milyar TL gelir getirmesi beklenen 2/B arazilerinin satışı, peşin ödemede toplam yüzde 44 indirimle gerçekleştiriliyor. VakıfBank’ın sunmuş olduğu kredi, peşin ödeme imkânı olmayan hak sahiplerinin de bu indirimden faydalanabilmesini hedefliyor.

120 aya varan vade seçenekleri ile VakıfBank’tan kredi kullanan hak sahipleri, arazilerine hiç peşinat ödemeden yüzde 44 indirimle sahip olabilecek.

Konuyla ilgili değerlendirme yapan VakıfBank Genel Müdürü Süleyman Kalkan, 2/B yasasıyla Hazine’ye ait 410 bin hektarlık arazinin satışının öngörüldüğünü belirterek, “2/B arazilerinde hak sahipleri için hazırladığımız ‘2/B Arazisi Alım Kredisi’ ile müşterilerimiz hem peşin ödeme indiriminden yararlanacak hem de uzun vadeli finansman olanağı ile taksitlerini bütçelerine göre planlayabilecekler. VakıfBank müşterisi, bir kez daha ‘Halden Anlayan Banka’ ayrıcalığını yaşayacak” dedi.

Konut Kredisi Faiz Oranlarında İndirim Başladı

KrediPazari.com tarafından verilen bilgiye göre Eylül ayı başında başlayan bankaların konut kredisi oranlarındaki indirim yarışı, üçüncü haftada Merkez Bankası’nın borç verme faiz oranında yaptığı 1.5 puanlık indirimle hızlandı.
KrediPazari.com tarafından verilen bilgiye göre Eylül ayı başında başlayan bankaların konut kredisioranlarındaki indirim yarışı, üçüncü haftada Merkez Bankası">Merkez Bankası’nın borç verme faiz oranında yaptığı 1.5 puanlık indirimle hızlandı. 3 banka faiz oranlarında indirime gitti.

Merkez Bankası"> Merkez Bankası’nın borç verme faiz oranında yaptığı indirimle beraber tüketici kredisi faizlerinde beklenen 0.125 puanlık indirim ve konut kredisi faiz oranlarının 1’in altına ineceği beklentisi piyasaları hareketlendirdi. Albarakatürk, Eurobank Tekfen ve İng Bank bu hafta itibariyle konut kredisi faiz oranında indirim yaptı.

Albaratürk faiz oranlarında 0,1 puanlık indirim yaparak; 1-60 ay aralığında %1.05 olan konut kredisi faizoranını 1-36 ayda %0.95’e, 37-60 ayda % 1.10’a indirdi. 61-120 ay vade aralığında %1.10 olan faiz oranında ise değişiklik yapmadı.

Eurobank Tekfen ise konut kredisi faiz oranlarında 0.16 puan indirim yaptı. 6-12 ay aralığında %1.19, 18-48 ayda %1.29, 60 ayda %1.34 ve 72-84 ayda %1.39 olan konut kredisi faiz oranını 12-48 ayda %1.03’e, 60-120 ayda %1.05’ e düşürdü. Tekfen Bank vade süresini de uzatarak, 84 aydan 120 aya yükseltti.
İng Bank da faiz oranları indirim yarışına katılarak tüm vadelerdeki faiz oranını 0.08-0.1 puan aralığında düşürdü. 3-60 ay vadede 1.03 olan konut kredisi faiz oranını % 0.95’e, 61-120 aralığında %1.08 olan oranını da % 0.98’e indirdi.

Bankaların konut kredisi oranlarında yaptığı indirimle beraber 20 bankanın (Halkbank, DD Mortgage, Yapıkredi, Denizbank, TEB, Türkiye Finans, Albarakatürk, Anadolubank, Citibank, Finansbank, Ziraat Bankası, Garanti, Tekstilbank, HSBC, İşbankası, Abank, Vakıfbank, Kuveyttürk, Akbank, İngBank) 10 yıl (120 ay) vadede konut kredisi oranları ortalaması 1.14 olurken, 5 yıl (60 ay) vadede oran 1.10 düzeylerinde seyretti. Banka ortalamasına göre 10 yıl vadede 100 bin TL konut kredisinin aylık taksiti 1.533 TL, 5 yıl vadede ise 2.286 TL oldu. 10 yıl 100 bin TLi konut kredisi için ödenecek toplam faiz 84.018 TL iken, 5 yıl vadede tutar 37.134TL düzeylerinde gerçekleşti.
   

Samsun Kredi Kullandırımında Karadeniz Birincisi


KrediPazari.com’un Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurulu (BDDK) 2012 ikinci çeyreği verilerinden yararlanarak elde ettiği bilgilere göre Karadeniz Bölgesinde en çok kredi kullanan il Samsun oldu. Samsun, Karadeniz bölgesinde hem konut kredisi,  hem taşıt kredisi ve hem de diğer kredi kullandırımlarında ilk sırada yer aldı.

Samsun Konut Kredisi Kullandırımında Karadeniz Birincisi
KrediPazari.com’un Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurulu (BDDK) 2012 ikinci çeyreği verilerinden yararlanarak elde ettiği bilgilere göre Karadeniz Bölgesinde en çok konut kredisi kullandırımının gerçekleştiği il Samsun oldu. Karadeniz’nin birincisi Samsun’da 873 milyon 287 bin TL konut kredisikullandırımı gerçekleşti. Konut kredisi kullandırımında bölgede ikinci sırayı Trabzon, üçüncü sırayı ise Çorum aldı.
Samsun, bölgedeki toplam 4 milyar 608 milyon TL olan konut kredisi kullandırımının %19’unu oluşturdu.

Taşıt Kredisi Kullandırımında  da 1. Sırada Samsun
Elde edilen verilere göre 2012 ikinci çeyreğinde Samsun’da 86 milyon 700 bin TL taşıt kredisi kullandırımı gerçekleşti. Samsun taşıt kredisi kullanımında Karadeniz Bölgesi toplamının %18’in oluşturarak bölgenin birincisi oldu. Taşıt kredisi kullandırımında ikinci sırayı  %12 ile Trabzon, üçüncü sırayı ise %11.8 ise Ordu aldı.

Samsun Diğer Tüketici Kredilerinde de İlk Sırada
Diğer tüketici kredisi kullandırımlarında da Samsun’un ilk sıradaki yerini koruduğu dikkat çekti. Diğer tüketici kredileri kullandırımında Karadeniz Bölgesi toplamımın %16’sını oluşturan Samsun’u sırasıyla %11 ile Zonguldak ve %9.7 ile Trabzon izledi.

Takipteki Alacaklarda Ev Kredileri En Alt Sırada
Konut kredisi takibindeki alacaklar sıralamasında ise Türkiye genelinin % 1.1’ini oluşturan Samsun’da, taşıt kredisindeki alacaklar % 1.15, diğer kredilerdeki ise % 1.63 düzeylerinde gerçekleşti. Takipteki alacak rakamlarına bakıldığında konut kredisi, taşıt ve diğer kredilere göre en az takibe uğrayan kredi türünü oluşturdu.

Rakamlara bakıldığında Karadeniz bölgesinde takipteki alacaklar listesinde de Samsun’un ilk sırada yer alması Samsun halkının geri ödemelerde sıkıntı yaşadığını göstermekte. Samsun Barosu İcra Avukatı Burcu Işıtan’ın verdiği bilgilere göre de Ağustos ayında icra dosyalarınn büyük çoğunluğu kredilerden ve cep telefonu fatura ödemelerinden oluştu.
TÜKODER Samsun Şube Başkanı Sema Onar Yaktı yaptığı açıklamalarda Samsun’da icra ve haciz olaylarının giderek arttığına dikkat çekmiş, vatandaşları harcamaları konusunda dikkatli olmaya çağırmıştı.
       

23 Eylül 2012 Pazar

Konut Kredisi Faiz Oranları Düşecek mi?

Aylık ortalama yüzde 1.10 seviyesinde olan konut kredisi faiz oranlarının Merkez Bankası’nın son kararıyla yüzde 1'in altına ineceği ifade ediliyor.
Merkez Bankası'nın Şubat ayındaki toplantısının ardından sonra ilk kez borç verme faiz oranında indirime gitmesi, kredi kullanmak isteyen tüketicileri de sevindirecek. Bankanın piyasa faizlerine de yansıması beklenen gecelik borç verme faizinin üst sınırında yaptığı 1.5 puanlık indirim, tüketici kredisi faizlerini de aşağı çekecek.

Merkez Bankası'nın faiz indirimlerine devam edeceği sinyalini alan piyasada bankaların da maliyetlerinin düşeceği ve bunun da tüketici kredilerine yansıması bekleniyor. 1.5 puanlık bu son indirimin tüketici kredisi faizlerine 0.125 puanlık bir indirim olarak yansıyacağı ifade edilirken, bankaların aylık ortalama yüzde 1.10 seviyesinde seyreden konut kredisi faiz oranlarının da Merkez Bankası’nın son kararıyla yüzde 1'in altına ineceği ifade ediliyor. Bu durumda 200 bin TL tutarındaki bir konut kredisi tüketicinin maliyetini yaklaşık 20 bin TL azaltacak.

Taksit 154 TL Düşecek
Mevcut yüzde 1.1'lik faiz oranı ile 10 yıl vadeli 200 bin TL konut kredisi kullanan bir kişi, aylık 3.009 TL taksitle toplam 361 bin TL öderken, konut kredisi faiz oranıyüzde 0.99'a inerse, aylık taksidi 2.855 TL'ye toplam ödenecek tutar ise 342 bin TL'ye düşecek. Bu örnekte yüzde 1.1'lik faiz oranı üzerinden toplam 161 bin TL'lik faiz ödemesi yapılırken, yüzde 1’in altına inerse bu rakam 142 bin TL’ye geriliyor. Faizdeki 0.12 puanlık düşüş, sadece faize ödenecek tutarı 19 bin TL aşağı çekiyor.
       

19 Eylül 2012 Çarşamba

Turgutlulu Öğretmen Bankaya Açtığı Davayı Kazandı


Manisa’nın Turgutlu ilçesinde Ufuk Ağaoğlu adlı öğretmen, her iki yapılandırma esnasında kendisinden alınan toplam 815 TL’lik yapılandırma masrafını geri almak için açtığı davayı kazandı.

Ufuk Ağaoğlu, 2009 yılında ev sahibi olabilmek için bir bankadan konut kredisi aldı. Yıllardır özlemini duyduğu evine sahip olan Ağaoğlu, aradan bir yıl geçtikten sonra faizlerin düşmesiyle birlikte borcunu yapılandırmak istedi ve 17 Mayıs 2010 tarihinde banka kendisinden 500 TL yapılandırma masrafı alarak borcunu yapılandırdı. 2011 yılında yine banka faizlerinin düşmesiyle birlikte Ufuk Ağaoğlu, borcunu tekrar yapılandırmak istedi. Banka yine kendisinden itfa planı adı altında 315 TL komisyon aldı.

Bunun üzerine Turgutlu Kaymakamlığı Tüketici Sorunları Hakem Heyeti Başkanlığı'na 26.04.2012 tarihinde bir dilekçe ile başvuran öğretmen Ufuk Ağaoğlu, dilekçesinde kendisinden alınan toplam 815 TL’lik komisyon ücretlerinin tarafına iade edilmesini istedi.

Öğretmen Ufuk Ağaoğlu’nun şikayet dilekçesini inceleyen Turgutlu Tüketici Sorunları Hakem Heyeti, banka ve tüketicinin imzaladığı konut finansmanı sistemi kredi sözleşmesinin 26 ve 27. maddesinde kredi ile ilgili ana para tutarı, ödenecek tutar, toplam diğer giderler tutarı, kredi faiz oranı gibi alt maddelerin boş olup tüketiciyle müzakere edilmeden doldurulmuş olduğu görüldüğünden, 4822 sayılı kanun ile değişik 4077 sayılı tüketicinin korunması hakkında kanun ve uygulama yönetmeliklerinin 6. maddesinde belirtilen 'Satıcı ve sağlayıcının tüketiciye müzakere etmeden, tek taraflı olarak sözleşmeye koyduğu, tarafların sözleşmeden doğan hak ve yükümlülüklerinde iyi kuralına aykırı düşecek biçimde tüketici aleyhine dengesizliğe neden olan sözleşme koşulları haksız şarttır' hükmü gereğince tüketicinin talebinin kabulü görüşünde birleşti.

Aynı tarihli yazısında kararını açıklayan Turgutlu Kaymakamlığı Tüketici Sorunları Hakem Heyeti Başkanlığı, Ufuk Ağaoğlu’nun talebinin kabulüne, tüketiciden alınan 815 TL’nin tüketiciye iadesine karar verdi.

Genç öğretmen Ağaoğlu, bu karardan memnuniyetini dile getirirken, "Hiç kimsenin haksız yere hiç kimseden para almaya hakkı yok. Umarım benim dava sonucum emsal olur ve aynı şekilde mağdur olan vatandaşlar mağduriyetlerini giderir” dedi.
      

18 Eylül 2012 Salı

Merkez Bankası Borç Verme Faiz Oranını İndirdi



Eylül ayı toplantısını yapan Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası Para Politikası Kurulu, gösterge faizi yüzde 5.75 seviyesinde bıraktı. Banka, gecelik borçlanma faiz oranı yüzde 5 seviyesinde tutarken, gecelik borç verme faiz oranını yüzde 11.5’ten yüzde 10’a çekti.

Toplantı sonrası yapılan yazılı açıklamada şunlar yer verildi:

"Para Politikası Kurulu (Kurul), politika faizi olan bir hafta vadeli repo ihale faiz oranı ile Bankamız bünyesindeki Bankalararası Para Piyasası ve İstanbul Menkul Kıymetler Borsası Repo-Ters Repo Pazarı’nda uygulanmakta olan faiz oranları aşağıdaki gibi belirlenmiştir.
a) Politika faizi olan bir hafta vadeli repo ihale faiz oranı yüzde 5,75 düzeyinde sabit tutulmuştur.

b) Gecelik faiz oranları: Merkez Bankası borçlanma faiz oranı yüzde 5 düzeyinde sabit tutulmuş; borç verme faiz oranı yüzde 11,5’ten yüzde 10’a, açık piyasa işlemleri çerçevesinde piyasa yapıcısı bankalara repo işlemleri yoluyla tanınan borçlanma imkanı faiz oranı yüzde 11’den yüzde 9,5’e düşürülmüştür.

c) Geç Likidite Penceresi Faiz Oranları: Geç Likidite Penceresi uygulaması çerçevesinde, Bankalararası Para Piyasası’nda saat 16.00-17.00 arası gecelik vadede uygulanan Merkez Bankası borçlanma faiz oranı yüzde 0 düzeyinde sabit tutulmuş, borç verme faiz oranı yüzde 14,5’ten yüzde 13’e düşürülmüştür.

Son dönemde açıklanan veriler, iç ve dış talep arasındaki dengelenmenin öngörüldüğü şekilde sürdüğünü teyid etmektedir. Yılın üçüncü çeyreği itibarıyla yurt içi nihai talep ılımlı seyretmeye devam etmekte, ihracat ise küresel büyüme görünümündeki zayıflamaya rağmen artış eğilimini korumaktadır. Bu doğrultuda, toplam talep koşulları enflasyondaki düşüşü desteklerken cari işlemler açığı kademeli olarak azalmaya devam etmektedir.

Kurul, enflasyondaki düşüşün yılın son çeyreğinde belirginleşeceğini tahmin etmektedir. Bununla birlikte, enerji fiyatlarındaki artışlar ve enflasyonun bir süre daha hedefin üzerinde seyredecek olması fiyatlama davranışlarına dair temkinli bir duruş gerektirmektedir.

Yakın dönemde yaşanan gelişmeler finansal piyasalarda risk algılamalarının kısmen iyileşmesine neden olsa da, küresel ekonomiye dair belirsizliklerin sürmesi nedeniyle para politikasında her iki yönde de esnekliğin korunmasının uygun olacağı belirtilmiştir. Bu doğrultuda, alınan tedbirlerin krediler, yurt içi talep ve enflasyon beklentileri üzerindeki etkileri dikkatle takip edilecek, Türk lirası fonlama miktarı gerekli görüldüğünde aşağı veya yukarı yönlü ayarlanacaktır.

Kurul, rezerv opsiyonu katsayıları bir miktar daha artırılırken faiz koridorunun daraltılmasının finansal istikrarı destekleyeceği değerlendirmesinde bulunmuştur. Gerekli görülmesi halinde önümüzdeki dönemde aynı doğrultuda ölçülü bir adım atılabileceği ifade edilmiştir.

Açıklanacak her türlü yeni verinin ve haberin Kurul’un geleceğe yönelik politika duruşunu değiştirmesine neden olabileceği önemle vurgulanmalıdır. " Karar sonrası ilk gelen değerlendirmeler Merkez Bankası'nın son dönemde sıkça dile getirilen büyüme konusunda hamle yaptığı yönünde.

Merkez Bankası Açık İşlemleri Duyurusu Yaptı

Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası, Para Politikası Kurulu’nun 18 Eylül 2012 tarihli toplantısında alınan karar uyarınca, yapılan TL likidite öngörüleri çerçevesinde, bir sonraki Kurul toplantısının yapılacağı 18 Ekim 2012 tarihine kadar miktar ihalesi açılacak günlerde bir hafta vadeli fonlama tutarının 0.5 milyar TL ile 7.5 milyar TL arasında olmasının kararlaştırıldığını açıkladı.

Ayrıca, 19 Eylül – 18 Ekim 2012 döneminde açılacak bir ay vadeli repo ihale miktarına ilişkin üst sınırı, her bir ihale için 3 milyar TL olarak belirledi. Ayrıca, likidite koşullarında öngörüler dışında önemli bir değişiklik gözlendiği durumlarda planlanan limitlerin dışında fonlama yapılabilceği belirtildi.
   

Konut Kredilerindeki Kısıtlamalar Çin'de Konut Fiyat Artışını Yavaşlattıihtiyaç kredisi, konut fiyat artışı, konut fiyatları, konut kredileri, çin emlak sektörü, çin konut kredisi

Çin'de konut kredileri ve birkaç konutun birden alınabilmesi üzerindeki kısıtlamalar konut fiyatlarının artış hızını yavaşlattı
Dünyanın en büyük ikinci ekonomisinde yeni konutların fiyatları Ağustos'ta aylık bazda bir önceki aydan daha az şehirde artış kaydetti ve politika yapıcıların emlak fiyatlarını kontrol altında tutmaya yönelik hamlelerini güçlendirme ihtimalini azalttı.

Resmi istatistik rakamlarına göre Çin'deki 70 şehrin 35'inde konut fiyatları artış kaydetti. Yeni konut fiyatları Temmuz'da 49 şehirde artmıştı. Konut fiyatlarının artışındaki yavaşlama, konut kredileri ve birkaç konutun birden alınabilmesi üzerindeki kısıtlamaların ardından görüldü.

Emlak sektöründeki sabit getirili varlık yatırımlarındaki istikrar sinyalleriyle birlikte veriler, ülkenin başbakanı Wen Jiabao'nun, inşaat sektörünün iflasına neden olmadan piyasası soğutma konusunda aşama kaydediyor olabileceğine işaret ediyor olabilir. Konut piyasasında yumuşak iniş yapılması, son 22 yılın en zayıf büyümesini kaydeden ekonomideki risklerin artmasının önlenmesine yardımcı olabilir.

Konut fiyatlarındaki düşüşün sürmesi ve emlak yatırımlarının sabit kalması hâlinde, önceki dönemlerde görülen olumsuz faktörlerin ortadan kalkacağını söyleyen Citigroup Inc.'in kıdemli Çin ekonomistlerinden Ding Shuang, hükümetin de yeni sıkılaştırma önlemleri başlatma ihtimalinin azaldığını belirtti.

Çin'in emlak sektörü, ülkenin toplam gayrisafi yurtiçi hasılasının yüzde 13'ünü, inşaat ve dekorasyon gibi ilişkili sektörler de eklendiğinde ise yüzde 25'ini oluşturuyor.
   

Konut Kredisi Borcunu Ödeyemeyenlerin Konutlarını Alan Bankalar Zararda

Ödeyemeyeceği kadar kredi alan kişilerin, ipotekli konutlarını kaybederek cezalarını çekmeleri gerekirken, borçlu konutlara el koyan bankalar, binlerce değeri düşük konut sahibi olmanın hiç de garantili bir durum olmadığını fark etti.
Bianet'ten Bülent Danışoğlu'nun haberine göre ödeyemeyeceği kadar kredi alan kişilerin, ipotekli konutlarını kaybederek cezalarını çekmeleri gerekiyordu. Ama bunların konutlarını ellerinden alınca, bankalar binlerce değeri düşük konut sahibi olmanın hiç de garantili bir durum olmadığını fark etti.
Danışoğlu yazısında şu konulara yer verdi:

Birkaç gün önce ABD Merkez Bankası her ay piyasadan 40 milyar dolar değerinde tahvil alacağını açıkladı. Böylece faizlerin düşmesi, harcama ve yatırımların artması bekleniyor. Faiz oranları zaten düşebileceği kadar düştüğü, yine de kimsenin yatırım yapmaya niyetli olmadığı ortadayken, bu politikanın yeni balonlara yol açmasından endişe edenler var.

2008'de patlayan krizden bu yana balonlardan daha çok söz edilir oldu. Binbir çeşit türev ürün icat edilirken akla gelmiyordu, şimdi akıldan çıkmıyor. Gerçi hala yoğurdun üflenerek yendiği söylenemez ama endişelerin sürdüğü açık. Zaman zaman konut sektöründe yeni bir balonun oluştuğu korkusu yayılıyor, satış fiyatlarının çok yükseldiği, kiralarla kıyaslayınca bu yüksekliğin anormal olduğu söyleniyor.
Korkular boşuna değil. Geçmişte yaşananları inceleyenler, krizlerin öncüsünün balonlar olduğunu gösteriyor. Özellikle Charles Kindleberger balondan krize giden süreci adım adım tanımlıyor. Geçmişteki krizlerde yaşanan süreç, geçtiğimiz yıllarda da tekrarlandı.

Balonlar genellikle bir yenilikle başlıyor. Piyasaya giren yeni bir ürün, yeni bir teknolojik dönüşüm ya da yeni bir aracın piyasayı canlandırması söz konusu olabilir. İçinde bulunduğumuz krizi yeni ürün, yeni teknoloji değil, yeni finansman modeli başlattı. Balona konu olan ürün tarihin en eski ürünlerinden biri olan konuttu. Zaten bu yüzden krizin adı mortgage krizi olarak kaldı. Fakat konut ipoteğinin tekrar tekrar yenilenmesine yol açan türev ürünler yeni araçlardı, balona yol açan da bunlar oldu.

Yenilikleri kredi patlaması izler. 1929 Krizinde elektrikli ev aletlerinin yeni yeni piyasaya çıkması, otomobilin yaygınlaşmaya başlaması kredili satışları artırmıştı. Sadece tüketici kredileri değil, borsa işlemlerinin yüzde 90'dan fazlası da krediyle yapılıyordu. 2008 krizinde de buna benzer gelişmeler oldu. Ekonomik canlılığı muhafaza amacıyla faizler olağanüstü ölçüde düşük tutuldu. ABD'de 2000 yılından itibaren faizler yüzde ikiyi aşmadı. Herkesin konut sahibi olduğuna inandığı bir dönem yaşandı, Amerikan rüyası tazelendi.

Kredi almanın bu kadar kolaylaşması spekülatif faaliyetlere yol açtı. Her önüne gelene kredi verilince, sırf sonradan yüksek fiyattan satmak için konut alanlar, hiç parası olmadığı halde fırsat bu fırsat diye konut sahibi olmak isteyenler derken işsizlerden öğrencilere kadar herkes kredi aldı. Kriz patladıktan sonra, bu tip geri ödeme şansı düşük ipotek kredilerine "subprime mortgage", bu tip kredilere dayalı menkul değerlere de "toksik kağıtlar" dendiğini bütün dünya, biraz geç olmakla birlikte, öğrendi.

Her şey anlaşıldığında konut fiyatları çoktan düşmüştü. ABD'de 2000 yılından kriz patlayana kadar geçen yedi yılda iki katından fazla artan konut fiyatları artık ilk değerinin de altındaydı ve düşüş sürüyordu. Bankaların ve mortgage kuruluşlarının büyük risk aldığı ortaya çıktı. Konut fiyatları düştükçe ipotekler o kadar yüksek kaldı ki, konut kredisi ödeme gücü olanlar da ödememeye başladılar. Geri ödenemeyen krediler arttıkça bu kuruluşların sermayeleri erimeye başladı. Daha yüksek maliyetle kaynak sağlamak zorunda kaldılar. Artık ülkenin tüm finans sektörü tehlikedeydi.

Buraya kadar olanlar kredi alanlarla kredi verenler arasındaki ilişkilerden ibaret. Piyasada kazanmak da var, kaybetmek de. Piyasadaki her oyuncunun kendi çıkarını iyi kolladığına, aklı başında kararlar aldığına, hata yaparsa bedelini ödeyeceğine ve tam da bu nedenle hata yapmayacağına inanılır.
Fakat şöyle bir sorun çıktı. Ödeyemeyeceği kadar kredi alan kişilerin, ipotekli konutlarını kaybederek cezalarını çekmeleri gerekiyordu. Ama bunların konutlarını ellerinden alınca, bankalar binlerce değeri düşük konut sahibi olmanın hiç de garantili bir durum olmadığını fark etti. Satamayacakları, değerlendiremeyecekleri mülkleri ellerinde tutmak onları kurtaramayacaktı. Tek çare devletin onları kurtarmasıydı.

1929 Krizinin başlarında piyasanın kendini yeniden dengeye sokacağına hala inanılıyordu, bu yüzden müdahale edilmemişti. Ancak yüzlerce banka iflas ettikten sonra Federal Hükümet işe el koymak zorunda kalmıştı. 2008 krizi geldiğinde ise müdahale etmemenin korkunç sonuçları olacağı biliniyordu.  Bu yüzden hükümetin bankaları kurtarmaktan başka seçeneği yoktu.

ABD Hükümeti piyasayı, liberal ekonomiyi, dünyaya yıllarca verdiği nasihatleri bir yana bıraktı, bir dizi kamulaştırmaya girişti. 2008 yılında önce Bear Stearns adlı yatırım fonu kurtarıldı, sonra Indy Mac bankasına el kondu. Ardından mortgage piyasasının yarısını elinde tutan Fannie Mae ve Freddie Mac adlı kuruluşlar ile Washington Mutual'a el kondu. International Group'a finansman sağlandı. Sıra 4 trilyon dolar zararı olan Lehman Brothers'a geldiğinde, kurtarma operasyonlarının daha fazla sürdürülemeyeceği ortaya çıktı. Aynı sıralar Avrupa'da da bir dizi banka ve finansman kuruluşu kamulaştırıldı.

Kamulaştırmalar, devletin el koymaları bu ülkelerde pek alışılmış yöntemler değildir. Bu uygulamalar doğal olarak çeşitli itirazlara ve tartışmalara yol açtı. En hoş itiraz Amerikan muhafazakarlarından geldi, bunlar özgür ülkelerinin bankaları devletleştirme yoluyla bir tür sosyalizme gitmesinden endişe ettiler. Öteki itirazlar, karlar özelde kalırken, zararların toplumsallaştırılmasının ahlaki olarak savunulamayacak bir durum olduğunu öne sürüyordu. Ayrıca finansman sermayesinin özel konumu da ortaya çıkmıştı, bir buzdolabı üreticisi zarar ederse sonuçlarına katlanırdı ama bir bankayı kendi kaderine terk etmek göze alınması zor bir risk olacaktı.

Bu operasyonlar sayesinde finans kuruluşları bir süredir acil sorunlar yaşamıyor. Onların yerine hem ABD'de hem de daha ağır olarak Avrupa ülkelerinde devletler acil, yıkıcı, derin sorunlar yaşıyorlar. Sorunlu kuruluşlara el koyarak, borçlarını üstlenerek, finans kurumlarından devletlere sorun transferi yapıldı. Finans kurumlarını kurtarmak uğruna bütün ülkelerde bütçe dengeleri bozuldu. Şimdi bu bozukluğun kimin sırtından telafi edileceği tartışılıyor. New York'tan Atina'ya kadar meydanlarda süren gösteriler de bu tartışmanın bir parçası.

Başka bir tartışma da finans sektörünün geleceğine ilişkin olarak sürüyor. Finans sisteminin yeniden yapılanacağı, "regülasyonlar" getirileceği, eskisi gibi her türlü aracı kullanarak genişlemesine, balonlar oluşturmasına izin verilmeyeceği söyleniyor.

Fakat bunun mümkün olmadığını savunanlar da var. Çok açık ki, finans sektörüne müdahale edilmesi, kurallar getirilmesi büyümeyi olumsuz yönde etkileyecektir. Çünkü yeni kurallar getirilmesi veya mevcut kuralların sıkılaştırılmasının doğrudan sonucu kredi hacminin daralmasıdır. Bu da büyümenin yavaşlaması anlamına gelir. Ekonominin büyümesinde balonların rolünü inkar etmek de kolay değildir. Balonlar talebi uyarmakta, satışları artırmakta, yeni istihdam yaratılmasında yararlı olmaktadır. Hatta durgunluğu aşmak, krizleri önlemek için sürekli yeni balonlar yaratmayı, bir balon çöktüğü zaman başka balonları devreye sokmayı bir çözüm olarak görenler vardır.

Ne var ki, ikide bir balonlar yaratmak ve bunları sektörden sektöre transfer etmek pek sürdürülebilir bir politika olarak kabul edilemez. Buna olsa olsa krizi erteleme yöntemi diyebiliriz. Biraz da egemen ekonomi anlayışının çaresizliğinin ifadesidir.
      

Konut Kredilerindeki Kısıtlamalar Çin'de Konut Fiyat Artışını Yavaşlattı


Çin'de konut kredileri ve birkaç konutun birden alınabilmesi üzerindeki kısıtlamalar konut fiyatlarının artış hızını yavaşlattı
Dünyanın en büyük ikinci ekonomisinde yeni konutların fiyatları Ağustos'ta aylık bazda bir önceki aydan daha az şehirde artış kaydetti ve politika yapıcıların emlak fiyatlarını kontrol altında tutmaya yönelik hamlelerini güçlendirme ihtimalini azalttı.

Resmi istatistik rakamlarına göre Çin'deki 70 şehrin 35'inde konut fiyatları artış kaydetti. Yeni konut fiyatları Temmuz'da 49 şehirde artmıştı. Konut fiyatlarının artışındaki yavaşlama, konut kredileri ve birkaç konutun birden alınabilmesi üzerindeki kısıtlamaların ardından görüldü.

Emlak sektöründeki sabit getirili varlık yatırımlarındaki istikrar sinyalleriyle birlikte veriler, ülkenin başbakanı Wen Jiabao'nun, inşaat sektörünün iflasına neden olmadan piyasası soğutma konusunda aşama kaydediyor olabileceğine işaret ediyor olabilir. Konut piyasasında yumuşak iniş yapılması, son 22 yılın en zayıf büyümesini kaydeden ekonomideki risklerin artmasının önlenmesine yardımcı olabilir.

Konut fiyatlarındaki düşüşün sürmesi ve emlak yatırımlarının sabit kalması hâlinde, önceki dönemlerde görülen olumsuz faktörlerin ortadan kalkacağını söyleyen Citigroup Inc.'in kıdemli Çin ekonomistlerinden Ding Shuang, hükümetin de yeni sıkılaştırma önlemleri başlatma ihtimalinin azaldığını belirtti.

Çin'in emlak sektörü, ülkenin toplam gayrisafi yurtiçi hasılasının yüzde 13'ünü, inşaat ve dekorasyon gibi ilişkili sektörler de eklendiğinde ise yüzde 25'ini oluşturuyor.
        

Gardenplanet Projesi Uygun Faiz Oranları ile Ev'lendiriyor

Şenkaya İnşaat’ın Kurtköy’de yükselen Gardenplanet projesinde, İş Bankası tarafından hazırlanan 0,83’ten başlayan faiz oranları ile 120 aya kadar konut kredisi kullandırılıyor.
Şenkaya İnşaat’ın Kurtköy’de yükselen Gardenplanet projesinde, İş Bankası tarafından hazırlanan 0,83’ten başlayan faiz oranları ile 120 aya kadar konut kredisi kullandırılıyor. 1+1’den 4+1’e, farklı konut tiplerinin yer aldığı projede toplam 370 daire bulunuyor. 265 araçlık kapalı, 120 araçlık açık otopark kapasitesi bulunan projede, biyolojik göletler, GardenKids çocuk klübü, açık ve kapalı yüzme havuzları, Fin hamamı, sauna, fitness, spa ve sağlık kulüpleri yer alıyor. Projedeki konutların metrekare fiyatı ise 2 bin 950 liradan başlıyor.

Hangi Daire Kaç Lira?
Tipi      Fiyatı
1+1     129.830 - 201.779
2+1     211.482 - 411.770
3+1     394.225 - 536.710
Binaların dış cephesinde doğanın renkleriyle uyumlu malzemeler dikkat çekerken, iç mimaride uygulanan fonksiyonel ve çağdaş çözümler 1+1’den 4+1’e tüm yaşam alanlarında benzersiz bir konfor sağlıyor. Gardenplanet’de tüm dairelerde birinci sınıf malzeme-lerle her detayda özenli ve kaliteli bir yaşam sunuluyor.

Yapı Kalitesi 

Gardenplanet, inşaat altyapısını ve binaların iç donanım ürünlerini yüksek kaliteli markalardan oluşturmakla sizin için güvenli, ferah, huzurlu, sorunsuz bir yaşamın kapılarını açıyor. Çevre duyarlılığını ve güvenliği ön planda tutan Gardenplanet ,yapı statiği ile mimariyi en iyi şekilde bütünleştirerek, iç tasarım ve inşaat teknolojisinde de kalite odaklı bir duyarlılık göstermektedir. Tüm tasarım ve statik hesapları, yürürlükteki son deprem yönetmeliği, TS 500 Betonarme Yapıların Tasarım ve Yapım Kuralları, 4708 sayılı Yapı Denetim Kanunu ve ilgili yönetmelik hükümlerine uygun şekilde tasarlanan Gardenplanet’te betonarme taşıyıcı sistemi beton kalitesi ortalama standartların üzerinde C-35 olup, beton çeliği sınıfı ST3’tür. Her bina için yapılan detaylı zemin sondajları ve zemin etüt raporlarına uygun olarak, tüm proje betonarme radye temel ve deprem kuvvetlerini güvenli bir şekilde karşılayan betonarme taşıyıcı sistem ile inşaa ediliyor.

Ulaşım

Gardenplanet, Avrupa ve Anadolu yakası bağlantı yolları üzerinde, Sabiha Gökçen Uluslararası Havaalanı ve teknolojinin kalbi olacak Teknopark’a sadece 5 dakika mesafede, İstanbul’un en büyük alışveriş merkezi Viaport AVM’ye 500 metre, Türkiye’nin önde gelen eğitim kurumlarının kampüslerine 10 dakika mesafede yer alıyor.
GardenPlanet'te Yaşam 

Aile kavramına önem veren Gardenplanet'te 3-10 yaş arası çocuklar için tasarlanan Gardenkids, hem bireysel gelişimlerinde hemde yaşıtlarıyla bir arada olup sosyalleşmelerine önem veriyor. Gardenkids’de, resim ve müzik atölyelerinden, dans stüdyolarına kadar çocukların hergün yeni birşey keşfetmesine ve hobiler edinmesine olanak veren bir yaşam standardı sunuyor. 

     

Kredi Faiz Oranları Düşmeli


GYODER Başkanı Işık Gökkaya, “Beklentimiz Merkez Bankası’nın olası faiz oranları indirimiyle beraber konut kredisi faiz oranlarının düşmesi ve talebin yeniden canlanması yönünde” dedi.

Kredi Faiz Oranları Düşmeli

Ağustos ayında metrekare başına konut kiralarının en fazla yükseldiği il, yüzde 2.60 artışla İzmir oldu. Aynı dönemde konut kira değerlerinde Ankara’da yüzde 1.88, Antalya’da yüzde 1.74, Adana’da yüzde 1.42, Kocaeli’de yüzde 1.26, İstanbul’da yüzde 1.13, Bursa’da yüzde 1.04 oranında artış yaşandı.
Araştırmanın Ağustos ayı sonuçlarını değerlendiren GYODER Başkanı Işık Gökkaya, “Beklentimiz Merkez Bankası’nın olası faiz oranları indirimiyle beraber konut kredisi faiz oranlarının düşmesi ve talebin yeniden canlanması yönünde” dedi.

Vatandaşın Bankadaki Kuyruk Çilesi Sona Eriyor

Tapu’da takbis uygulamasından sonra yeni projeler gelişmeye devam ediyor. Bu kapsamda çalışmalarına devam eden Çevre ve Şehircilik Bakanlığı vatandaşların,bankalardaki kuyruk çilesine son vermeyi hedefliyor.

Çevre ve Şehircilik Bakanı Erdoğan Bayraktar e-tahsilât projesi ile tapuda yeni bir dönemin daha başladığını açıkladı. Projeye göre, tapu müdürlüklerine ilişkin tahsilat işlemleri online olarak gerçekleştirilecek. Herhangi bir dekonta gerek duyulmaksızın tahsilât işlemleri elektronik ortamda banka hesabından EFT, Görüntülü İşlem Merkezi, ATM aracılığıyla anında gerçekleştirilebilecek. Bu kapsamda Tapu kadastro Genel Müdürlüğü Ziraat Bankası ile gerekli görüşmeleri yaptı ve protokoller imzalandı.  Vatandaş artık tapu ile ilgili ödemelerini istediği şekilde yapabilecek.

Bakan Erdoğan Bayraktar; “Tapu ve Kadastro Genel Müdürlüğü Ziraat Bankası ile bir protokol imzaladı. Söz konusu protokol kapsamında, sisteme geçişi tamamlanan Tapu müdürlüklerine ilişkin tahsilat işlemleri online olarak gerçekleştirildiğinden herhangi bir dekonta gerek duyulmayacak. Tahsilât işlemlerinin elektronik ortamda banka hesabından EFT, internet, Görüntülü İşlem Merkezi, ATM aracılığıyla anında gerçekleştirilmesi mümkün hale gelecek” dedi.

Kuyruk Sırası Azalacak

Projeyle birlikte banka kuyruklarında beklemelerin azalacağını belirten Bayraktar, Tapu harçlarının geç yatırılması nedeniyle Tapu işlemlerine yansıyan gecikmelerin de önüne geçileceğini söyledi. Uygulamanın bürokrasi yönünden iş kolaylığı sağlayacağını ifade eden Bayraktar, “Harç ve döner sermaye hizmet bedeline ilişkin dekont tapuda işlem sırasında istenmeyeceğinden ekonomi yönüyle tasarruf sağlayacağız. Ayrıca çevre açısından bakıldığında da pek çok ağaç kesilmekten kurtulacak” dedi.

Bankalarla Görüşüyor

Bayraktar sözlerine şöyle devam etti: “E-tahsilât kademeli olarak tüm tapu sicil müdürlüklerinde yaygınlaştırılacak. Şu an Ziraat Bankası ile protokol imzalandı ve uygulama başlatıldı. Halk Bankası ile görüşülüyor. Diğer bankalara talepler iletilecek, kendilerinden talep gelmesi halinde pek çok banka ile çalışma yapılabilecek.”

Ege’nin İncisi İzmir’de Kiralar El Yakıyor

İkinci el konut fiyat artışında, Ağustos ayında lider Ankara, kiraların en fazla yükseldiği il ise İzmir oldu, konut fiyatları geçen yıla göre yüzde 11,87 oranında arttı. Garanti’nin desteğiyle Reidin.com ve Gayrimenkul Yatırım Ortaklığı Derneği (GYODER) tarafından Adana, Ankara, Antalya, Bursa, İstanbul, İzmir ve Kocaeli’deki ikinci el ve yeni konutlara yönelik hazırlanan emlak endekslerinin 2012 Ağustos ayı raporu yayınlandı.

Buna göre, Türkiye Kompozit Satılık Konut Fiyat Endeksi’nde bir önceki aya göre yüzde 2.44, geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 14.52 oranında artış gerçekleşti. Ankara, bir önceki aya göre metrekare başına yüzde 3.11 değer artışıyla, Ağustos 2012’de ikinci el konut satış fiyatlarının en fazla yükseldiği il oldu. Aynı dönemde metrekare başına ikinci el konut satış fiyatları Antalya’da yüzde 3.06, Bursa’da yüzde 2.90, İstanbul’da yüzde 2.35, Adana’da yüzde 2.29, İzmir’de yüzde 2.14, Kocaeli’de yüzde 1.07 oranında arttı.

1+1’de Fiyatlar Arttı

Geçtiğimiz ay, yeni konut satış fiyatları bir önceki aya göre, 1+1 daire tipinde yüzde 0.48, 2+1 daire tipinde yüzde 0.16, 3+1 daire tipinde yüzde 0.25 ve 4+1 daire tipinde ise yüzde 0.42 oranında arttı.